11 Eylül 2019 Çarşamba

Kitap Sevgisi

       Ortaokul üçüncü sınıfta Türkçe öğretmenimin şubat tatilinde okumamız için ödev olarak verdiği bir kitap vardı. 'Montain Denemeler'' bu kitap okunacak ve kitaptan ne anladığımız yazıya dökülecek tatil dönüşünde öğretmene rapor olarak teslim edilecekti. O yaşıma kadar çok fazla kitap okumadığımı itiraf edebilirim. Ve yine üzülerek itiraf ediyorum bu kitabı sırf okumuş olmak için okudum. Doğal olarak pek bi şey de anlamadım. Anlamış gibi yaparak bi şeyler de yazdım. Ödev başarıyla teslim edildi.
         Okuma alışkanlığı çocuklarda aile ortamında başlar. Anne ve babamın gazete okumaları hatta babamın elinde zaman zaman gazeteden kuponla biriktirdiğimiz  Büyük Larousse Ansiklopedilerini de görmüşlüğüm vardı. Ama nedense o dönemlerde ben de böyle bir alışkanlık bir türlü başlayamadı. Taki ne zaman lise yıllarımda okul çıkışlarında okul arkadaşlarımın bolca bahsettiği ve simit arabası ile simit ... vb satan bir abi ile tanışana kadar. Annem her ne kadar bu abinin ajan olduğunu iddia etse de bence ergenlik döneminde biz gençlerin sorunlarını dinleyen onlara yol gösteren ve bu  yolu kitaplarla açan ve diğer arkadaşlar da olduğu gibi bende de saygı değer bir yeri olan ender insanlardan birisi. Nedir bu insanı bu kadar hatırlatan diye sorarsanız. Onunla tanıştığımdan beri kitap okumayı seviyor, okumadığım zamanlarda da eksiklik hissediyorum. Bana verdiği ilk kitabı  Jose Mauro De Vasconcelos'un   ''Şeker Portakalı'' adlı kitabı ile  kitap yolculuğum başladı.
          Bu abi ile tanıştığım zaman yaz tatiline girmek üzereydik. Ve ben kendisinden o yaz onsekiz tane kitap aldım. Bu kitapları sadece okumakla kalmayıp yazarlarını araştırıp onlara mektuplar yazdım. Kitaplarında beğendiğim ve beğenmediğim karakterleri eleştiren mektuplar.   Lisenin devam eden yıllarında bu alışkanlığım devam etti.
          Şimdi bir öğretmen olarak öğrencilerime kitapla yolculuk yolunu açmaya çalışıyorum. Bunu ödev olarak vermek ben de zamanında ters etkiye sebep olduğu için onları tanıyıp yaşlarına ve psikolojilerine uygun kitapları tavsiye ediyorum. İştahla yaptığı yemeği anlatan usta aşçı misali okumaktan en çok zevk aldığım kitapları kütüphanemde biriktirip, öğrencilerime anlatıyorum. Kitapçıya girdiğimde beynime nüfuz eden kitap kokusunun vermiş olduğu huzur, sayfalarını çevirdiğimde merakla giriş sayfasını okuma isteğim,almak istediğim kitapların listesi ve bu listeye yenilerinin eklenmesi, aldığım her kitabın ben de yeni duygular uyandırması, uykusuz ama kocaman bir gülümsemeyle uykuya dalmak............tarifinin anlatılmakla bitmeyeceği içhuzur.
  Qaa
         


Hiç yorum yok: